Meşhum, helaket ve felaket asrının insanı.

İman ve İslamiyet ab-ı hayatına susamış kardeşlerim..

Bu asırda din ve islamiyet düşmanları evvela  imanın esaslarını zayıflatmak ve yıkmak planlarını faaliyetlerinin birinci maddesi olarak belirlemişler..

90 yıldır özellikle münafıkane ve çeşitli maskeler altında imana ve İslama suikastler devam etmektedir..

Bakınız Münafıkane derken Münafık Kafirden daha eşeddir.. yani şiddetli ve dehşetlidir. çünkü suret-i haktan gözükür, dost gözükür, yanına sokulur, her sırrına kaşif olur, en beklenmedik anında sana darbeyi vurur..

Tüm islam tarihi de bunu doğrulamakta ve her aldığımız ölümcül darbenin arkasında müslüman mintanı giyinmiş şeytan fikirli münafıkların İslama ve imana verdikleri zararları bir asırdır yaşamaktayız.

15 Temmuz da da bunu görmedik mi… bizim çocuklar dediğimiz meğer onun, bunun, abd nin çocuğuymuş… vay …

Bunların temel hareket tarzının başlangıcı NİFAK dır.. Nifak ise KÜFÜRDEN daha tehlikelidir.. daha sinsi ve daha yıkıcıdır…

Hep akıllara soru işareti koymaya çalışırlar, gündemi onlar belirler, onlar tayin ederler… bizi parça parça edip köpeklerine yem etmeye çalışırlar..

Bunu ekonomik olarak da siyasi olarak da yaparlar…. baktılar ki bölünmüyorsun, bu sefer kaza süsü verir canına kast ederler..

Her biri bir yerden gelir bir araya toplanır.. 6 lı 7 li masalar kurarlar… kimi hindu, kimi yamyam, kimi bilmem ne bela…

Teknoloji, bilim, medya, kamu, sanat, müzik, sosyal hayat, ticaret, sanayyi, gıda, giyim… aklınıza gelen tüm sektörlerde İslama, Müslümana, bir ve tek olan Allah a ve onun peygamberine saldırıları amansız bir şekilde devam ettirirler…. hatta bu halkaya kendi yarattıkları Müslüman görünümlü Misyoner İlahiyaçıları REHBER ve REFERANS göstererek sürdürürler..

Onların dini bayramlarında ucuzluk naraları atılırken, bizim milli ve manevi bayramlarımızda zam üstün zam yaptırırlar.. Onların tüm özel günleri mana taşırken, bizim bayramlarımız soyut ve anlamsızlık bataklığında debelenir..

Şeker bayramı demedik mi biz Ramazan Bayramına yıllarca…

Onlar gibi giyinip, onlar gibi konuşup, onlar gibi düşünmemizi isterler.. bununla da yetinirler mi sandın!.. Bosna da olduğu gibi, bununla da yetinmeyip seni katlederler…

Demokrasi deyip ülkene çökerler… aynen mafya vari.. ve hiçbir insani his hissetmezler. Bunu bir hak olarak görürler… PETROLÜN mü var! GAZ ın mı var! BOR un mu var! SUYUN mu var! bir şekilde bunu senin elinden alırlar… Irak da, Musul da, Suriye de, Libya da olduğu gibi..

Azcık dert mi yandın, kafa mı tuttun.. dünya 5 den büyüktür mü dedin… DİKTATÖRSÜN Sen…

Film şöyle başlar.. önce ürettikleri tERÖR ÖRGÜTLERİ üzerinden vekaleten, sonra onları yok etmek için ASALETEN malına, mülküne, ülkene, toprağına, devletine çökerler….

Tekrar birlik ve dirilişi görmemen için; Kominizim geliyor diye, Kapitalizmin kucağına, ordan Liberalizmin kucağın oturan bu necip milletin evlatlarını; deizim, ateizim, sekülerizm, kemalizm, marksizim, leninizm den sonra budizmin pençesin atarlar…

Her film de, her alanda eskiden kiliste seranomileri toplumun beynine kazınırken şimdi de yoga adı altında budizmin alt yapısı oluşturulmu yormu!..

Anasına yandığım lafa gelince Müslüman! iki rekat namaz dersen; vaktim yok, yapamam edemem ama parklarda yollarda salonlarda saatlerce yoga seansları… çoğ iyi gelürmüş ellem.. neye iyi geliyorsa…

Günümüzde şeytani fikirler küfrün işbirliğinde AKIL yolunu kullanarak kalbe ve ruha sirayet etmeye çalışıyor..

Yıllarca kökleri çürütülmeye, koparılmaya çalışılmış bir ÇINARı yeniden diriltmek o kadar kolay mı acaba…

Mağlub iken küfrün bel kemiğini kırdık.. rahat olun kardeşler…

Lakin müjdeleri ötelerin ötesinden veren Said Nursi Hazretleri; camilerin kapatıldığı, ahıra ve genelevlere çevrildiği, Kuranların toplatılıp yakılığı, İslamdan vaz geçip Hıristiyan olalım teklifi yapılan bu milletin istikbali için önemli bir öngörüyü bizlere miras olarak bırakmıştır.

Henüz Türkiye Cumhuriyeti ordada yokken, “Osmanlı Avrupa’ya gebe, Avrupa’da İslamiyete” diyerek 1. dünya savaşını özetleyen Meşhum asrın Mebusu; bizlere de “ben kışta sizlere de baharda geleceksiniz, istikbal inklabı içinde en gür ve yüksek sada İslamın sadası olacaktır” diyerek 2023 e müjdeler göndermiştir…

Hadisatında bu gün Fethin ve İslamın simgesi olan Ayasofya ibadete açıldıysa… daha çok hikaye yazılmayı bekliyor demektir…

Yollar açıldı yolcular buldu vaha, Yolcular gitmese de yollar gider Allah a…

200 yıl öteden temeli atılan, 100 yıla yakın da işmam olan İstibdat ve Zülüm yerini DİRİLİŞE bırakacaktır..

Şüphesi olan var sa ya imanını yada imkanını yeniden bir tartıya koysun…

Meydan çelik çomak meydanı değil, er meydanı.. Er Doğanların Meydanı…