Hedef Kılıçdaroğlu’nu öldürtmek mi!

Yayınlama: 19.11.2022
A+
A-

Kılıçdaroğlu grup toplantısında Alaattin Çakıcı’yı kast ederek; “mafya liderlerini, uyuşturucu kaçakçılarını serbest bırakıp düşünce suçlularını hapsetmekten vazgeçecek misiniz? Diye sorunca ortalık alevlendi.

 

 

 

Hemen ardından Çakıcı 4 sayfalık mektupta “akıllı ol” “dürzü” “seni bakla çubuğu ile tanıştırırım” şeklinde kendi literatürü ile cevap verip, “vatan hainleri ile Bahçeliyi aynı kefeye koyarsan hayatının hatasını yaparsın” diye de eklemişti.

 

Bir cevap da Kılıçdaroğlu‘ndan geldi; “sen ve avanene sesleniyorum, çakal gibi uluyup hatun gibi konuşacağına, hergün sokaktayım gel beni öldürtsene!…

 

İşte tam da burası..

 

Diyalektikten gidersek şu sonuç çıkar. Birileri Kılıçdaroğlu’ndan kurtulmak mı istiyor?

 

Yani hedef Kılıçdaroğlu’nu öldürtmek mi!

 

2023 seçimlerine giderken her seçimde mağlubiyet almış, gezi olayları, 15 Temmuz gibi badirelerde yeterince varlık göstermemiş, yada kendisinden beklenen performansı gösterememiş, ılıman bir yelpazede yumuşak siyaset yapan Kılıçdaroğlu artık misyonunu tamamlamış mı?

 

Yerine daha “Şahin” “Kavgacı” “Sokakta etkin” birinin gelmesi düşünülüyorsa!? İhale başlamış beyler….

 

Kılıçdaroğlu’nun önündeki kâğıdı yazanlar belli ki, onu bir kavganın içine çekiyorlar. Kendisi bunun ne kadar farkında bilemiyorum. Ama seçmen kitlesinin buna hazırlıklı olması gerekiyor.

 

O zaman Plan Ne?

 

Kılıçdaroğlu’nu Ülkücü hareketin sime isimlerinden biriyle kavgaya tutuşturup, kim vurdu bir kurşunla ihaleyi Milliyetçilerin üzerine bırakarak yeni bir Senaryo yazıldığı kanısındayım.

 

Bu şekilde; hem Kılıçdaroğlu’dan kurtulacaklar, hem giderayak ondan gelen mağdur primlerini toplayacaklar, hem de giderek merkezileşen seçmeni yeniden kutuplaştırarak sokaklardan sandığa bir hareketlilik oluşturacaklar… birde bunun iktidar cephesine bakan yanları olacak haliyle…

 

Bence mükemmel plan…

 

Kılıçdaroğlu tehdit ve hakaretten suç duyurusunda bulunsa da, eğer böyle bir plan veya benzeri bir düşünce varsa bunun ucu Ortadoğu politikalarını şekillendiren emperyal merkezlerin masa şeflerinin ajandasına kadar uzanır..

 

Geçmişte “Dersim-Çorum-Maraş-Sivas” a Ehli Beyt evlatları üzerinde her zaman çok rahat oyunlar oynandı. Mumcuyu katleden emperyal güç hiçbir zaman suçlu görünmedi.. Hablemitoğlu’dan Danıştay saldırısına, Dink cinayetinden Tahir Elçiye kadar her zaman piyonları gördü bu millet…

 

Uluslararası Enternasyonal toplantısında Baykal’dan istediklerini alamayanlar, Halk Partisinin evirilmesinde ayak direyen kimler varsa saniyelik kasetler ve kumpaslarla saf dışı bıraktıklarını düşünecek olursak bu gidişat pek de hayra alamet değil..

 

Son zamanlara Kılıçdaroğlu aleyhine İstanbul merkezli hoşnutsuzlukları laf aralarında sık sık görmemiz aklımızdaki soru işaretlerini güçlendirir nitelikte…

 

Hatta parti genel başkanlığına bir bayanın getirileceği yine kulislerin en sık konusu…

 

Umarım ben yanılırım.. böyle bir planı olanların planları ellerinde patlarda kardeşlik içinde geçinir gideriz…

 

Ziraa; her ne vakit bu millet silkelense, içeriden bir şeyler hortlatılıyor..

 

Ne olur bu sefer olmasın…

REKLAM ALANI
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

betnis giriş
betnis
yakabet giriş