Erdoğan’a sessiz ve içeriden darbe mi düşünülüyor?

Yayınlama: 19.11.2022
A+
A-

 

Aklımı karıştıran sorular… sorular.. sorular…

 

Biliyoruz ki; dışardan Erdoğan’ı devirmek isteyenler 15 Temmuz’da son noktayı koymuşlardı. Ya olacaktı! Ya ölecektiler!

 

Öyle pentagondan, Nato karargahında, Pensilvanyada planlandığı gibi olmadı..

 

Erdoğan’ın şahsında bir Milletin/Ümmetin yeniden dirilişini hazmedemeyen, istediklerini alamayan üst siyon aklı, emperyal sermaye ve tetikçi yerli işbirlikçiler kendi amaç ve hedeflerine ulaşmada ulaşabilecekleri en uç noktalara ulaşmanın peşinde hüsrana uğradılar.

 

Baksanıza! ABD bile açıktan tehdit eder duruma gelmedi mi?

 

Davutoğlu ile başlayan Gülle devam eden zaman zaman Arınçla kendi varlığını hissettiren bu karşı duruşun alt yapısı, tedarikçisi yok mu acaba! Sesi soluğu çıkmayan, RÜZGÂRIN YÖNÜNE göre YÖN bulan küçük/büyük KÖŞE başlarında duran nice şakirt fikirliler sızma yapmıyor mu sanıyorsunuz.

 

Ak parti içinde yer almış ama AKEPE olarak tanımlanan AK partiyi SABOTE eden birileri yok mu?

 

Bence VAR?

 

Sonuçlara bakanca görmemek imkansız zaten..

 

Bunu gören REİS ‘metal yorgunluğu’ dedi, ‘gençleşme’ dedi… bu tehlikeyi büyümeden bertaraf etmenin gayreti içinde çabaladı. Ancak her hamleye karşılık İÇERİDEN de bir hamle GELDİ.

 

En samimi insanlar dışlanırken, sabotajcı kesimler Genel Merkez düzeyinde karşılık bulan, BERMUDA ÜÇGENİN(Milletvekili-il/ilçe Başkanı-Danışman) ın çizdiği PEMBE TABLO nun sefasını bir süre daha yaşamaya devam edecekler.. Neticede elde bir BAŞARI HİKÂYESİ VAR. Bundan oy vermeyen bile, bende HAKKIMI İSTERİM diye paye çıkarıyor..

 

Sokak, sokak didinen kesimlerin, 2001 den bu yana bir tek kuruş menfaat beklemeksizin koşturan, aracına kendi cebinden yakıt koyup seçmeni gezdiren, çoluk çocuğunu, eşini ihmal edip DAVAM! Diyenlerin sesini kim duyar ki?

 

Kırmızı plakalı araçlarda il gezisi yapıp hayatında ak partiye oy vermemiş 3-5 sermaye sahibi ile POZ VEREN BAKANLAR MI?

 

Yıllarca KOLTUĞUNU KORUYUP kendi çocuğuna, ailesine bile  “Ak Patiye oy ver” diyemeyen o sözü çok geçerli İTİBARLI ŞAHSİYETLER Mİ?

 

Siyah BMW yada MERCEDES lerden inmemiş, halkın ve teşkilat emekçilerinin kokusunu almamış, derdiyle dertlenmemiş yönetimleri İŞGAL eden ZENGİN ÇOCUKLARI MI?

 

Kaybettiği seçim akşamı, yahu bugün de mecburen partide görünmemiz lazım, arkadaşlara sözüm vardı, ufff ya! Deyip cep telefondan oyun oynayarak gençlere örnek olan yönetici abiler mi..

 

FETÖ deyince suratı kırışan, bu işleri karıştırmayın diyen, bu sohbetlerden uzak duran, hayatında bir defa bile FETÖ ye karşı durmamış, hiçbir İCRAATI olmayan, içbir FETÖ DAVASINA gitmemiş, gidende DESTEK OLMAMIŞ, gideni partiye DAVET etmemiş, gelene de burun bükmüş, lakin kürsüye çıkınca PARALEL YAPI diye söze başlayıp yarım saat NASİHAT ve KAHRAMANLIK taslayan ruhsuzlar mı?

 

Bunca zaman BAŞARILI olamamış, ama hala İŞ BAŞINDA gayet olağan parti çalışmalarına devam edenleri görünce ALLAH Erdoğan’a yardım etsin demekten başka elinizden ne gelir bilmem?

 

Ya hu! Eleştirdiği partiler kadar teşkilat ruhu olmayan bir parti nasıl İKTİDARDA olur?

 

Allah”ın yardımıyla desek abartı olmaz değil mi!

 

Kale almadığın HDP nin dahi teşkilat kültürü karşısında imrenmemek elde değil. Adam dağda eline silah almış, eğitim kamplarında mesai harcamış şahsiyetleri yönetim kademelerinde en üst düzeylere getirmiyor mu? Meclis Başkan Vekilliğine kadar yükseltmiyor mu? Destekçisi silahlı unsurların ailelerine, akrabalarına MÜDÜRLÜK koltukları vermiyor mu? Bunu fikir ortağı olduğu CHP nin belediyelerinden de istemiyor mu? Bu organik bağ içendeki şirketleri ÖNCELİK LİSTESİNE almıyor mu? İktidar tam da bu değil mi? Nimetleri paylaşmak..

 

Ya AK PARTİDE durum ne?

 

Ne kadar yiyici takım varsa! Herşey onlarda.. Kendi aralarında şahıs ve aile çevresi olarak İKTADARIN TÜM NİMETLERİNİ yemenin derdinde olanların TEŞKİLATA VERECEK neleri olabilir ki?

 

Aslına sevinmiştim çokça! Yerli bir sermayemiz oluyor, emperyalist sermayeden kurtulmanın işareti demiştim.. evet seviniyorum, ama PAYLAŞIMSAL bir sıkıntı var..

 

Siz! Sizi iktidara taşıyan KAHRAMANLARA sahiplik duymazsanız, bir gün KAHRAMANSIZ kalırsınız… gelecek nesillere anlatacak bir HİKAYENİZ de olmaz..

 

Mesela yaşayan kaç ÖMER HALİS DEMİR var… veya ABDULLAH OLÇOKLAR.. var yanınızda..

 

Hiç duydunuz mu? Ben duymadım da? Fetö ya karşı şu kadar yıl mücadele veren filan filan partide şu göreve getirildi… Nazmi EKİNCEK demeli.. ha ha haa..

 

Siz MARİFET ehli olanları, yani isim, unvan, etiket sahibi olanları: FAZİLET ehli olanlara, yani samimi, sadık, gayretli, imanlı, ahlaklı, aldanmaz ve aldatmaz kişiliğe sahip olanlara TERCİH ederseniz her gün ACABA HANGİ teşkilatta neler olacak, kim ne yapacak, nasıl tedbir alınacakları DÜŞÜNMEK zorunda kalacaksınız…

 

Siz! Sizin için gece gündüz çalışıp, hayatını feda edenleri, FETÖ tarafında AKREDİTE olamamış, sistem dışı KALMIŞ bireyleri saflarınıza katmadıkça hep böyle RENKSİZ ve TATSIZ kalacaksınız…

 

Bütün varlığı LİDERİNE bağlı olan bir DAVADA bireylere çok bir iş düşmez derseniz her SÜPRİZE açık hale, her OPERASYONDA bir bir eksilmeye devam edeceksiniz..

 

Başarısız olan bir şahsı 18 yıl parti binasında tutup vatandaştan OY beklemek elbette ütopyadır..

 

Yanlış stratejilerle yerelde liyakatsizlerle yol yürümenin fayda/maliyet oranı tabiki zarardır.

 

Lüks otel köşelerinde “senin adamın buraya, benim adamım buraya” deyip yönetimler belirleyenlerin sonu hüsrandır..

 

İKTİDARIN temel DİYALEKTİĞİ üzerinde bilerek/bilmeyerek yaptılan hatalar bir nevi hıyanettir…

 

İktidarın mutlak HAKİMİYETİNE rağmen, İktidarın GÜÇ ve KUDRETİ ile yine İKTİDARI DEVİRMEYE tevessül edecek BEYİNLERİN KADROLARI işgal etmesine göz yummak, sessiz kalmak KORKAKLIKTIR…

 

Özellikle 15 Temmuz’dan sonra ak partiye birileri tarafından parlatılarak monte EDİLENLERE dikkat etmek gerekiyor. Teşkilatı yönetimlerinde canla başla çalışıyormuş, mücadele veriyormuş görüntüsü altında ak partinin 2023’e giden vizyonunu sabote etmeye yönelik sinsice faaliyetleri güçlü bir TEŞKİLAT RUHUYLA bertaraf edebilirsiniz…

 

Seçim günü sizinle dolaşıp canım ben öylesine geldim, kime oy verirsen ver diyebilecek kadar geniş, canım bizimde kafamızda soru işaretleri var ama şimdilik falan, kem küm edip DAVAYA inanmamış kişilere karşı tedbirli olmak lazım..

 

Mesela ESKİŞEHİR deseniz… Ya! Hu! burası solun KALESİ, taban zayıf deyip kendini aklayan sözde partililer var.

 

Başka?

 

Başka yok… Adamda hiç kusur yok… Falan filan, istatistik…

 

Peki ak parti vizyonunda problem var mı? YOK!

 

Amaç, hedef ve eylemsellikte problem var mı? YOK!

 

LİDERLİK manifestosunda problem var mı? YOK!

 

PEKİ sorun kimde Hacı ABİİİİ!!!!

 

Bende!

 

Diyemiyor gurban olduğum..

 

Yanlış STRATEJİ… Milliyetçi oylar nerde? Kürt oyları hiç yok? Nerede? NEDEN?

 

Bayramlaşırken bile barışık olmayan şahsiyetlerin kurumsal yapılarda faydadan çok zararı vardır. Halk nezdinde karşılığı olmayan şahsiyetlerle seçim kazanmak ise hem imkansız, hem de na-mümkündür..

 

Tek bir VAZGEÇİLMEZİ VARSA BU PARTİNİN! O DA BİR TEK KİŞİDİR.. Gerisi değişkendir.. Ama Gerektiğinde!

 

BURDUR için de solun kalesi diyorlardı.. bir dönem farklı bir strateji ile kendi İMKANLARIMIZLA bir çalışma yürüttük. Bence tam siyasi DOKTORA olacak bir çalışma. Sabahattin AKKAYA O dönem istatistikleri alt üst ederek belediye başkanı oldu. Sonraki dönemde onun meyveleri üzerine devam etti.. sonrası malum… işe OLAY bu… bu bir sanattır, dünyanın en yuvarlak sanatı..

 

AĞRI yada ŞIRNAK olayına baksak! İkisinde de farklı bir anlayış görmek mümkün..

 

Bütün karar mekanizmalarının tersine zoraki sınıf arkadaşım da olan Savcı SAYAN aday oldu. Önceki seçimlerde Kürt burjuvasının temsilcileri aday olurdu. Halkın gına ettiği, dudak büktüğü haramzadeler aşiret, aile deyip feodal istemin kalıntısı artılarıyla her zaman İKTİDARDA OL! Parolasını güncelleyerek ak partiyi temsile ADAYLARDI. Daha doğrusu şahsi menfaatlerini ak partide gördükleri için aday olan Leş KARGALARIna rağmen aday SAYAN oldu.. ve BAŞARDI..

 

Batı da tabandan gelen hareket, günümüzde sermaye, burjuva seviyesine yükselirken, sokaktan ve halktan kopma noktasına geldi. Doğuda feodal sitemin üst aktörleri, Kürt halkını sömürü üzerine menfaat çetesi haline gelmiş yapılar TEMSİLE aday olduğu için oylar sosyoljik baskılarla beraber HDP ye giderdi.. Bu yüzden de başarı OLMUYORDU..

 

Pkk ile organik bağı aşikar olan, CHP desteği ve baskısı olmazsa; binlerce DELİLLE YÜREKLİ BİR SAVCININ kalemine kalmış bir PARTİ, hem EMRERYAL TETİKÇİLİK yapıyor, hemde KÜRTLERE LEGAL alanda yaşama hakkını ellerinde alıyor ve kendince siyaset yapıyordu…

 

Veee VATANINI, DEVLETİNİ, MİLLETİNİ seven herkes bunu izliyordu… SES YOK!

 

Ezildim diyen KÜRTLER ezildikçe sürünüyordu! AMA yine SES YOK!

 

Ah şu SİYASET! Nelere KADİRSİN…

 

Ülke ve dünya genelinde, uluslararası alanda çok büyük stratejileri gerçekleştiren, büyük oyunları bozan, artık ben oyun kurarım diyen Ak Partiyi şimdiden uyarmak lazım.. Ülke menfaatleri adına uyarmak lazım… Bir vatandaş olarak…

 

Eğer 2023 vizyonu, yada 2050-2071’e ulaşmak istiyorsanız bir an önce güçlü bir mekanizma kurarak TEŞKİLATI ELDEN GEÇİRMENİZ gerekiyor…

 

Kongreleri yaparken bu süreci kontrol edip, ileriye yönelik sağlam bir değerlendirme mekanizması inşa etmelisiniz..

 

Bundan sonraki saldırıların Hedefi AK PARTİ teşkilatları olacaktır. Kalenin içeriden feth edilmesi için herşey düşünülmektedir.. sinsice… inceden, inceye…

 

Haa! bu davanın küseni olmaz mı?

 

Olmaz, olmamalı…

 

Varsa DAVA, gerisi TEFERRUAT… (gelecek yazımız “Uyanan Kürtler ve Emperyalizm”)

REKLAM ALANI
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

betnis giriş
betnis
yakabet giriş