BBP Genel Başkanı Destici: Hep birlikte Türkiye’yi bu darbe anayasasından kurtaralım
BÜYÜK Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, “Anayasa mahkemesi bir hak ihlalinden bahsetmektedir. 10 binlerce insanımızın katili, binlerce askerimizin, şehidimizin, polisimizin katili, 40 yıldır ülkemizin geleceğine zarar veren bir terör örgütü üyesinin ya da onu destekleyen ona sempati duyan birisinin hangi hakkının ihlalinden bahsediyorsunuz. Bakıyoruz, Cumhuriyet Halk Partisi’nin yeni Genel Başkanı sayın Özgür Özel, milleti sokağa davet ediyor. Grubu mecliste oturma eylemi yapıyor. Onları yapacağına gel yeni sivil, demokratik bir anayasayı meclisin içindekiler, dışındakiler, sivil toplum örgütleri, üniversiteler hep birlikte yapalım ve Türkiye’yi bu darbe anayasasından kurtaralım diyoruz” dedi.
BBP lideri Mustafa Destici, partisinin genel merkez binasında düzenlediği basın toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Destici, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) 40’ıncı kuruluş yıl dönümünü kutlayarak, dünya var oldukça Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devletimiz artık Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti olarak var olmasını ve ilelebet yaşaması temennisinde bulundu.
Destici, son dönemde İsrail’in Filistin’e karşı uyguladığı soykırıma karşı gerçekleştirilen eylemlerin taktire şayan olduğunu ifade ederek, “İslam dünyası dışındaki Amerika, Güney Amerika ülkeleri ve Avrupa’da bazı ülkeler, Afrika’da bazı ülkelerde İsrail’in Filistin’e karşı uyguladığı soykırıma, katliama karşı gerçekleştirilen eylemler taktire şayan. Çoğu İslam ülkesinde göremediğimiz mitingler, eylemler yapılıyor, bütün insanlık ayağa kalkmış vaziyette. Maalesef pek çok İslam ülkesinde bunu göremiyoruz. İsrail, 11 bin 240 insanı öldürdü. Bunların tamamına yakını masum sivil. 5 bine yakını çocuk, 3 binin üzerinde kadın ve gerisi de masum siviller. Ve 49 gazeteci öldürdü. Bunlar dünyanın başka bir yerinde olsaydı, bütün uluslararası kuruluşlar ayağa kalkmaz mıydı? Halkın tepkisi çok önemli. Maalesef biz bu tepkiyi yeteri oranda ve dozda İslam ve Arap ülkelerinde görmedik” diye konuştu.
‘ARAP ÜLKESİ LİDERLERİNİ KINIYORUM, YAZIKLAR OLSUN DİYORUM’
Destici, İsrail’in yeryüzünden silineceğini ve yaptıklarının hesabını vereceğini belirterek, “Dünyaya kafa tutan, çocuk, kadın, yaşlı ve masum insanların katili İsrail, elbette bir gün bunların hesabını verecektir ve yok olup gidecektir. Yeryüzünden silinecektir. Buna yürekten ve kalpten inanıyoruz. Yaptığı zulümler ve soykırımlarla anılacaktır. Kendisinin Nazi’ler tarafından soykırıma tabii tutulmasının adeta acısını bugün Filistinlilerden, masum çocuklardan ve kadınlardan çıkarmaya çalışmaktadır. İsrail elbette bunun hesabını verecektir. Bugün olmazsa yarın o hesap mutlaka terörist ve katil soykırımcı İsrail’den ve onu yönetenlerden sorulacaktır. İsrail, Hamas’ı terör örgütü olarak nitelendirmektedir. İsrail’in bu yalanlarını da ABD ve Batı ülkeleri alet olmuşlardır. Çünkü onlarda Hamas’ın terör örgütü olmadığını, bir siyasi hareket olduğunu biliyor. İsrail Başbakanı Netanyahu’nun Arap ülkeleri liderlerin karşı söylediği sözü bir kez daha söylüyorum; ‘sessiz olun yoksa koltuklarınızdan olursunuz.’ Bir Arap ülkesi lideri de çıkıp buna ciddiyetle ve cesaretle cevap veremedi. Netanyahu’nun bu cümlesinin muhatabı tüm Arap ülkesi liderlerini kınıyorum, yazıklar olsun diyorum. Türkiye’nin de artık 2’nci safhaya geçmesi gerekir. Bu konuda çok ciddi olduğunu ve göstermek adına bu katliamlar, bu işgal, bu soykırım sürerse İsrail bunu durdurmazsa mutlaka İsrail ile ilişkilerini kesmelidir. Büyükelçimiz buraya konuşulmak üzere çağrılmıştır. Ama bundan sonraki aşama büyükelçiyi çekmek ve İsrail’le olan bütün ilişkileri durdurmak olmalıdır” dedi.
‘TÜRKİYE’NİN ACİLEN SİVİL, TAM DEMOKRATİK BİR ANAYASAYA İHTİYACI VARDIR’
Destici, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay arasında yaşanan duruma ilişkin, şunları söyledi:
“Büyük Birlik Partisi olarak, ilkesel manada, kuvvetler ayrılığından ve kuvvetlerin birbirlerini denetleyebileceği bir sistemden yanayız. Bu, aynı zamanda hukuk devleti anlayışımızın gereğidir. Adalet mülkün temelidir. Temelin, adalet kurumları arasındaki tartışmalarla zarar görmesini istemeyiz. Yaşananlardan çıkartılabilecek ilk sonuç, hukuk sistemimizin, zaman zaman karşı karşıya kaldığımız benzer problemlere, istismarlara, devlet aleyhindeki faaliyetlere hukukun alet edilmesine yol açmaması için kendi içindeki boşlukların ve zaafların giderilmesi mecburiyetidir. Tekrar etmekte fayda var. Hukuk, devletin aleyhindeki faaliyetlerde araç olarak kullanılamaz. Son yıllarda anayasa mahkemesi devletin aleyhindeki faaliyetlerin sahibi olan bazı şahıslarla ilgili maalesef milletimizin gönlünde karşılık bulmayan ve adalete ve hukuka olan güveni de zedeleyecek kararların altına imza atmıştır. Suçluların, özellikle terör örgütü mensuplarının, meclise taşınarak, yargıdan, cezadan kurtarılması gayretleri, demokrasimize de bütün olarak siyaset kurumuna ve siyasi partilere de meclisimize de zarar vermektedir. Mecliste teröristlerin var olmasının sebebi de yargı, adalet sistemindeki ve kanunlarımızdaki eksikliklerden meydana gelmektedir. Anayasa mahkemesi bu eksiklikleri delil göstererek bunların tekrar meclise girmesini sağlayan bir kurum haline dönüşmüştür. Bir hak ihlalinden bahsedilmektedir. 10 binlerce insanımızın katili, binlerce askerimizin, şehidimizin, polisimizin katili, 40 yıldır ülkemizin geleceğine zarar veren bir terör örgütü üyesinin ya da onu destekleyen ona sempati duyan birisinin hangi hakkının ihlalinden bahsediyorsunuz. Türkiye’nin acilen yeni, sivil, tam demokratik bir anayasaya ihtiyacı vardır. Bakıyoruz, Cumhuriyet Halk Partisi’nin yeni Genel Başkanı sayın Özgür Özel, milleti sokağa davet ediyor. Grubu mecliste oturma eylemi yapıyor. Onları yapacağına gel yeni sivil, demokratik bir anayasayı meclisin içindekiler, dışındakiler, sivil toplum örgütleri, üniversiteler hep birlikte yapalım ve Türkiye’yi bu darbe anayasasından kurtaralım diyoruz.”
sonbasin.com / DHA