Bakan Kacır: Türkiye, güçlü sanayi ve teknolojisi, istikrarlı siyasi yapısıyla umut ışığı oluyor
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ile Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Zonguldak’ta bir firmanın Ar-Ge merkezinin açılışına katıldı. Programda konuşan Bakan Kacır, “Kurulmak istenen tekelci düzene itiraz ederek güçlü sanayi ve teknolojisi, istikrarlı siyasi yapısı, insana ve insanlığa verdiği önemle bölgesinde ve dünyada umut ışığı oluyor” dedi. Bakan Tunç ise, “Birileri ‘Türkiye’de hukuki güvenlik yok, öngörülebilirlik yok’ diye bir kara propaganda yapsa da bu kara propagandanın hiçbir aslı ve astarı yoktur” diye konuştu.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, seramik tuvalet ürünleri üreten bir firmanın Zonguldak’ın Gökçebey ilçesinde açtığı Ar-Ge merkezinin açılış törenine katıldı. Törende il protokolü ve firma yetkilileri de yer aldı. Açılışta konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Dünya tarihinin köklü değişimler yaşadığı bir dönemden geçiyoruz. 2008 Küresel Finans Krizi ve pandemi sonrasında liberal ekonomiye yönelik kabul edilmiş ve hatta ezberlenmiş söylemler bizzat onları koyanlar tarafından terk ediliyor. Barış, huzur ve refah getirmesi beklenen mevcut dünya düzeni, tam aksine bölgesel savaşları ve çatışmaları tetikliyor. Türkiye; böyle bir tabloda insanlık için adalet ve merhamet parolasıyla hareket ediyor. Kurulmak istenen tekelci düzene itiraz ederek güçlü sanayi ve teknolojisi, istikrarlı siyasi yapısı, insana ve insanlığa verdiği önemle bölgesinde ve dünyada umut ışığı oluyor” dedi.
‘AVRUPA’DA BİRİNCİ TÜRKİYE’Yİ İNŞA ETTİK’
Türkiye’nin geçmişte ekonomik gelişmeler ve sanayi devrimlerini ıskaladığını ifade eden Bakan Kacır, “Son 22 yılda işte bu tabloyu değiştirerek sanayiden enerjiye, ulaştırmadan eğitime, sağlıktan çevre ve şehirciliğe kadar her alanda Türkiye’yi yatırımlarla ilmek ilmek dokuduk. Askeri insansız hava aracı üretiminde dünyada lider, ticari araç, güneş paneli, beyaz eşya, çimento ve demir çelik üretiminde Avrupa’da birinci Türkiye’yi inşa ettik. Savunma sanayide ülkemizi liderliğe taşıyan yeni nesil endüstri politikasını sivil alana taşıyarak yeni nesil elektrikli ve akıllı milli otomobilimiz Togg’u başarıyla yollara çıkardık. Şimdi Türkiye Yüzyılı’nda, Millî Teknoloji Hamlesi’ni gerçekleştirerek ekonomik ve siyasi bağımsızlığımızı tahkim etmek üzere her alanda yeni atılımlar gerçekleştiriyoruz” diye konuştu.
YATIRIMCILARA ÇAĞRI
Türkiye’nin büyük bir insan kaynağı potansiyeline sahip olduğunu söyleyen Bakan Kacır, “Asya’dan Avrupa’ya, Orta Doğu’dan Afrika’ya kıtalar arası köprü vazifesi gören Türkiye; bölgesinin parlayan yıldızı olarak küresel bir üretim üssüne dönüşüyor. Ben de buradan bir kez daha yatırımcılarımıza seslenmek istiyorum. Türkiye’nin kapısı sizlere açık. Yatırım teşviklerimizle, planlı sanayi uygulamalarımızla, girişimci ve yenilikçi bir yaklaşımla, yatırımcılarımızın yanındayız. Ülkemiz kendisine inananlara, güvenenlere hep kazandırdı ve kazandırmaya da devam edecek” dedi.
BAKAN TUNÇ: KARA PROPAGANDALARA MİLLETİMİZ İNANMIYOR
Bakan Tunç ise Türkiye’nin hukuk devleti olmasa yabancı sermaye tarafından tercih edilmeyeceğini belirterek, “Temel hak ve özgürlük alanını daha da genişlettik. Hak arama hürriyetini, hak arama yollarını, yaptığımız mevzuat ve anayasa değişiklikleriyle alabildiğine genişlettik. Demokratik hukuk devleti ilkesini güçlendirdik. Birileri ‘Türkiye’de hukuki güvenlik yok. Öngörülebilirlik yok’ diye bir kara propaganda yapsa da bu kara propagandanın hiçbir aslı ve astarı yoktur. Birkaç böyle siyasallaştırdıkları davaları öne çıkararak Türkiye’de hukuki güvenliğinin Türkiye’de hukuki öngörülebilirliğinin yatırım ortamının olmadığı yönündeki kara propagandalara milletimiz de inanmıyor. Türkiye’ye gelmek isteyen yabancı sermaye de buna inanmıyor. Rakamlar ortada. Türkiye’ye gelen yabancı sermaye miktarı, doğrudan yabancı sermaye miktarı 2002’de sadece 15 milyar dolardı. Bugün bu rakam 262 milyar doları geçti. Eğer Türkiye’de yabancı yatırımcı hukuka güvenmese öngörülebilirlik olmasa 15 milyardan 262 milyar liraya yabancı doğrudan sermaye çıkabilir miydi? Türkiye’de 2002’de yabancı şirket sayısı, doğrudan yabancı sermaye getiren şirket sayısı 5 bin 600’ydü. Bugün bu sayı 80 bin 500’ü aştı. Eğer Türkiye’ye güven olmasa, Türkiye’de hukuk olmasa öngörülebilirlik olmasa yabancı şirketler Türkiye’ye yatırım yapabilir miydi? İşte bu kara propagandayı yapanlar maalesef ‘Türkiye’ye yabancı yatırımcı gelmesin, sanayi gelişmesin, kalkınma hızı azalsın ve siyaseten de zor durumda kalsın, iktidar ve sıra da bize gelsin’ diye düşünseler de milletimiz gerçekleri gördüğü için de 22 yıldan bu yana bu güvene destek verdi. Gelişmeye destek verdi, kalkınmaya destek verdi. Bölgemiz yatırım bakımından gelecek vadeden bir bölge” ifadelerini kullandı.
sonbasin.com / DHA