Yusuf Dikeç: Gözlük mağazasının üst katını poligon haline getirdik
ULUSLARARASI Silmo İstanbul Optik Fuarı’nda SEIKO Optik Türkiye, Milli Atıcı Yusuf Dikeç ile 4 yıllık bir anlaşma yaptı. Göz problemleri yaşadığı için bir dönem atışı bırakmayı düşündüğünü ancak Paris 2024 Yaz Olimpiyat Oyunları’na hazırlık sürecinde markayla tanıştığını belirten Yusuf Dikeç, yarışmada kullandığı gözlük camlarının SEIKO Optik’ten olduğunu söyledi. Başarıyı elde etmek için destekleyici ekipmanların olması gerektiğini söyleyen Dikeç, “Optikçi arkadaşın mağazasının üst katını poligon haline getirdik. Kendi tabancamı ve hedef kağıdımı götürdüm, ortam ışığını buna göre ayarladık. Başarıya ulaşmak için her zaman iyi bir ekip lazım. Eğer göz doktorumla tanışmamış ve bu markanın camlarını kullanmamış olsaydım inanın bu olimpiyattan madalyayla çıkmam biraz daha düşüktü. 2028 Los Angeles Olimpiyatlarına da hazırlanacak ve altın madalya alacağız” dedi.
İstanbul Fuar Merkezi’nde 20 Kasım’da başlayan Uluslararası Silmo İstanbul Optik Fuarı, optik endüstrisinin tüm profesyonelleri, dünyanın dört bir yanından gelen yerli ve yabancı üretici ve tasarımcıları bir araya getirdi. Fuarda stand açan SEIKO Optik Türkiye de Milli Atıcı Yusuf Dikeç ile 4 yıllık bir anlaşma yaptığını duyurdu. Standı ziyaret eden Yusuf Dikeç, bir noktada göz problemleri yaşamaya başladığını ve görüş sorunlarını çözmek için SEIKO gözlük camlarını tercih ettiğini söyledi. Hayatına ve spor kariyerine dair ilham verici hikayesini ziyaretçilerle paylaşan Dikeç, standa yoğun bir ziyaretçi akını sağladı.
ÇAM: KULLANDIĞI TEK AKSESUARIN GÖZLÜK OLMASI DİKKATİMİZİ ÇEKTİ
Yusuf Dikeç’in Paris 2024 Yaz Olimpiyat Oyunları’nda kullandığı tek ekipmanın gözlük olduğunu ve bunun çok dikkat çekici olduğunu ifade eden SEIKO Optik Türkiye ve HOYA Türkiye Ülke Müdürü Suat Çam, “Sayın Yusuf Dikeç ile 4 yıl sürecek bir iş birliğinin ilk adımlarını bugün burada atmış bulunuyoruz. Biz kendisinin olimpiyatlardaki başarısını gördüğümüz andan itibaren dikkatimizi çeken unsur orada kullandığı tek aksesuarın gözlük olmasıydı. O andan itibaren kendisiyle temas kurmak istedik. Çünkü topluma o kadar önemli bir mesaj verdi ki, biz de bunu nasıl değerlendirebiliriz diye düşündük” dedi.
‘ÖĞRENDİK Kİ ZATEN KULLANDIĞI GÖZLÜK ÇERÇEVESİ VE CAMI SEIKO’YMUŞ’
Dikeç’in kullandığı gözlük camı ve çerçevesinin SEIKO olduğunu sonradan öğrendiklerini söyleyen Çam, şunları ekledi:
“Kendisiyle bir iş birliği içerisinde ilk temasımızı kurduktan itibaren öğrendik ki zaten kullandığı gözlük çerçevesi ve camı SEIKO’ymuş. Bu bizi oldukça mutlu etmişti. Hemen arkasından bunu toplumsal bir mesaja nasıl dönüştürebileceğimizi sorguladık. Çünkü sağlık sektöründe olduğumuz ve optik ürünü asıl tema olarak kullandığımız için sosyal sorumluluğumuz da vardı. Bunu doğru yönlendirmemiz gerekiyor. Başarı için optik gözlüğün çok önemli olduğunu bu iş birliği ile tüm topluma duyurmak istiyoruz. Bugün Yusuf Dikeç Bey’in özelinde bunun mesajını veriyoruz ama bir cerrahı düşünün, eğer doğru bir ürünü kullanmazsa doğru bir optik montajı yapılmazsa, doğru ölçüm olmazsa, doğru ameliyat da olmayabilir. Çocukların okul başarılarını da çok etkileyen bir unsur, birçok çocuğun başarısızlığının temelinde doktora gidememesi ya da gidip aldığı reçeteyi doğru camla, doğru gözlük montajıyla birleştiremediği durumlar olabiliyor. Dolayısıyla bizim yaptığımız sadece bir cam satmak, cam veya cam markası tanıtmak değil. Optik oluşabilmesi için doğru ölçüm yapılması, doğru optik firması tarafından montaj yapılması ve doğru camın bir araya gelmesi gerekiyor. İşte bunlar bir araya gelince başarı da zaten geliyor. Bunun çok güzel bir örneğini Yusuf Dikeç, bütün dünyaya duyurdu. Tabii ki başarı için sadece bu yeterli değil, büyük bir çalışma, azim gerekiyor o da zaten Yusuf Dikeç de vardı. Biz bundan sonraki süreçte de bu eksende bu sosyal sorumluluğumuzu bütün Türk toplumuna anlatmak istiyoruz. Optik gözlük çok önemli bir aksesuar, ana mesajımız da bu olacak. Yusuf Bey’in de bu konuda güzel bir hikayesi var.”
DİKEÇ: OPTİKÇİ ARKADAŞIMIN MAĞAZASININ ÜST KATINI POLİGON HALİNE GETİRDİK
Yaşadığı göz sıkıntısından dolayı atışı bırakmayı düşündüğünü ifade eden Milli Atıcı Yusuf Dikeç, “İnanın burada olmaktan çok mutluyum. Tabii ki bu başarıdan sonra SEIKO ile iletişime geçtik. İnşallah bundan sonra 4 yıl beraber olacağız. İnsanlar hep başarıya bakıyor ama başarı hiçbir zaman tek başına gelmiyor. Tabii kendi şahsi olarak bir çabanızın olması gerekiyor. Yetenekli olacaksınız, çalışacaksınız ama bunun yanında bir de destekleyici kuvvetlerin olması lazım. Yaşadığım göz sıkıntılarından dolayı aslında atışı bırakma noktasına gelmiştim. Çalışıyorsun, antrenman yapıyorsun, teknik olarak iyisin ama istediğin sonucu alamıyorsun. Sonra gözümün bozuk olduğunu yani göz derecemin çok değişmiş olduğunu gördük. Göz doktoruna gittim, göz doktoru sağ olsun bizi yeterince muayene ettikten sonra, ‘İyi bir doktorum ama en iyi sonuç için tek başına yeterli olamayabilirim, bize iyi bir optikçi ve iyi bir cam lazım’ dedi. O zaman bir optikçi arkadaşın yanında gittim, o da SEIKO kullanıyordu, ben de gözlüğü 20 gün deniyordum ‘bu olmadı, böyle olması lazım’ diyordum. Göz doktorumun da desteğiyle optikçi arkadaşın mağazasının üst katını poligon haline getirdik. Ben kendi tabancamı ve hedef kağıdımı götürdüm, ortam ışığını buna göre ayarladık” dedi.
‘MUTLAKA DESTEKLEYİCİ KUVVETLERİN OLMASI LAZIM’
Başarıya ulaşmak için her zaman iyi bir ekibin olması gerektiğini söyleyen Dikeç, “İnşallah SEIKO Optik bu konuda bize çok büyük bir destek verecek. Hep şunu söylüyorum; eğer ben o doktorla tanışmamış ve SEIKO’nun camlarını kullanmamış olsaydım inanın bu olimpiyatta madalyayla çıkmam biraz daha düşük ve zayıftı. Hiçbir zaman tek başınıza yetmeyebiliyorsunuz, mutlaka destekleyici kuvvetlerin olması lazım. İnşallah SEIKO’yla bu kalitede olduğu sürece yolumuza devam edeceğiz. Burada olmaktan çok mutluyum” diye konuştu.
‘2028 LOS ANGELES OLİMPİYATLARINA HAZIRLANACAĞIZ VE ALTIN MADALYA ALACAĞIZ’
2028 Los Angeles Olimpiyatlarına hazırlanacağını ve altın madalyayı hedeflediğini söyleyen Dikeç, şunları söyledi:
“Hayat bir mücadele ve yarış. Biz de Allah ömür verdiği sürece 2028 Los Angeles Olimpiyatlarına hazırlanacağız ve altın madalya alacağız. Başarı kolay gelmiyor, bu 4 yıl içinde de birçok yarışmalarımız olacak. Allah nasip ederse o yarışmalara yine devam edeceğiz. Hayatımızda çok iyi geri dönüşler oldu. Bir kere kendi adıma çok mutluyum. İkincisi ülkem adına mutluyum. Üçüncüsü ise yaptığım sporun dünyada tanıtımı açısından çok mutluyum. Spor il müdürlüklerden arayanlar oluyor, ‘Yusuf, her gün 30 aile geliyor ve çocuklarını atışa başlatmak istiyorlar, ne yapacağız?’ diyorlar. Bunlar hem kendim hem de ülkem için çok gurur verici ve mutlu olduğum şeyler.”
sonbasin.com / DHA