Üretilen 2 milyon denizkestanesiyle denizdeki popülasyona katkı sağlayacaklar
Ege Üniversitesi (EÜ) Su Ürünleri Fakültesi öncülüğünde yürütülen çalışmalarda, yaklaşık 2 milyon denizkestanesi üretildi. Üretilen denizkestanelerinin doğal stokların zenginleştirilmesi için denizlere bırakılması ya da ihraç edilmesi hedeflenirken, projenin danışmanlığını yapan EÜ Su Ürünleri Fakültesi Yetiştiricilik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Tolga Tolon, çalışmalarının denizkestanesini üretmek isteyenlere kılavuz olabileceğini söyledi.
Türkiye’de denizkestanesinin popülasyonu, artan av baskısı nedeniyle her geçen gün azalıyor. Doğal stokların korunması ve su ürünlerine yeni bir ürün kazandırılması hedefiyle Ege Üniversitesi (EÜ) Su Ürünleri Fakültesi Yetiştiricilik Laboratuvar ve Uygulama Tesisleri’nde başlatılan çalışmalar sonuç verdi. Projede yetiştiricilik yoluyla denizkestanesi üretildi. Geçen yıl yaklaşık 60 denizkestanesi elde edilirken, bu yıl yavru sayısı 2 milyona ulaştı. Çalışmanın, denizkestanesi üretimi yapmak isteyenlere kılavuz olması hedefleniyor.
‘DOĞAL STOKLARI DENGEDE TUTABİLMEK İÇİN ÇALIŞMAYA BAŞLADIK’
Denizkestanelerinin ekolojik açıdan önemli canlılar olduğunu söyleyen EÜ Su Ürünleri Fakültesi Yetiştiricilik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Tolga Tolon, “Denizkestaneleri, Türkiye’de çok fark edilmeyen bir noktadaydı. Fakat Avrupa ülkelerinde özellikle tüketiminin hızlanması, ihracatın artması ile bizde de avcılığı yükselmeye başladı. Bununla ilgili birtakım kanunlar yürüklükte fakat stoklar üzerinde avcılık baskısı gittikçe artıyor. Bu noktada, Türkiye’nin yetiştiricilik sektörüne yeni bir ürün kazandırmak, denizkestanesinin doğal stoklarını dengede tutabilmek için yetiştiricilik yoluyla üretimi konusunda çalışmaya başladık” dedi.
‘ÜRETİCİLER VE YATIRIMCILAR İÇİN BİR MODEL, KILAVUZ OLACAKTIR’
Çalışmalarının üniversite-sanayi iş birliğiyle gerçekleştirildiğini belirten Doç. Dr. Tolon, “Çalışmamız, Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Yetiştiricilik Laboratuvar ve Uygulama Tesisleri’nde yürütülüyor. Proje, 2022 yılında anaçlarımızdan aldığımız ilk yumurtalarımızla başladı. Geçtiğimiz yıl ilk model üretimimizde başladık. İlk model üretimimizde ilk yavrularımızın pazar boyuna ne kadar sürede gelebileceği ve bunun koşulları üzerinde de çalışmalarımızı yürüttük.
Bu sene geçen sene elde ettiğimiz yumurtalarımız yavru ve ticari boya çok yakın bir noktaya ulaştı. Laboratuvar şartlarında sınırlı sayıda üretimi yapıyoruz. Amacımız kılavuz oluşturmak. Bu kılavuzla birlikte ülkemiz şartlarında denizkestanesinin yetiştiriciliği yapılabilirliğini, yapılması durumunda sağlayacağı katkıları araştırıyoruz” diye konuştu.
Geçen yıl elde edilen 60 yavrunun bu yıl ticari boya ulaştığına dikkat çeken Doç. Dr. Tolon, “Bu sene 2 milyon 100 bin civarında yavru mevcut. Bu yavrularımız büyüme sürecinde. Yaklaşık 1,5 sene boyunca laboratuvar şartlarından çıkıp, model tesisimizle büyüme sürecine girecekler. Bu süreç sonrasında denizleri bırakacağız. Üniversitelerin başat hedefleri topluma ve ülkeye katkı sağlamak. Çalışmalarımız denizkestanesini üretmek isteyen üreticiler ve yatırımcılar için bir model, kılavuz olacaktır” ifadelerini kullandı.
‘ÜRETİCİLERE YENİ BİR GELİR KAPISI OLUŞTURACAKTIR’
Denizkestanelerinin doğada azalması veya yok olmasının denizlerde risk oluşturacağını belirten Doç. Dr. Tolon, “Bu noktada denizkestanelerinin avcılığının artması ile bu tehlikeli durumla karşı karşıya kalınmasını öngörüyoruz. Bu denizlerdeki birçok türde oldu” dedi.
Çalışmalarının yetiştiricilik bakımından su ürünleri sektörüne önemli katkılar sağlayabileceğini öngördüklerini aktaran Tolon, “Uygun alanları olan üreticilere yeni bir gelir kapısı oluşturacaktır. Küçük modellerde de üretim yapılabilmesi mümkün. Kullanılmayan deniz alanlarında da üretim yapılabilir. Dünyaya pazarladığımız yetiştiricilikle elde edilen balıklarımız gibi farklı su ürünlerini de yine dünyayla tanıştırabiliriz” diye konuştu
sonbasin.com / DHA