Türk tiyatrosunun usta ismi: Hadi Çaman
Türk tiyatrosunun ustalarından, oyuncu, oyun yazarı, çevirmen ve tiyatro eğitmeni Hadi Çaman’ın vefatının üzerinden 14 yıl geçti.
İSTANBUL (AA) – Balkanlar’dan göç eden Devrekanili Niyazi Bey ile Zatiye Hanım’ın üç çocuğundan biri olan Çaman, 3 Ocak 1943’te Kastamonu’da dünyaya geldi.
Çaman, Abdülhak Hamit İlkokulu’nda başladığı eğitimine Abdurrahman Paşa Lisesi’nde devam etti. Devlet memuru olan anne ve babasının tayinleri sebebiyle, ailesiyle birlikte 1960’lı yılların başında İstanbul’a gelen sanatçı, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde okudu.
Usta sanatçı, Yıldız Kenter’den ders aldığı İstanbul Belediye Konservatuvarının ardından, 1962’de Dormen ve Kenter tiyatrolarının açtığı sınavı kazandı.
“Altın Yumruk” eseriyle 1963’te Dormen Tiyatrosunda profesyonel oyunculuğa başlayan sanatçı, aynı tiyatroda 10 yıl boyunca 20’yi aşkın oyunda görev aldı.
“Yeditepe Oyuncuları”nı 1982’de kurdu
Usta oyuncu, 1973-1982’de Gülriz Sururi-Engin Cezzar, Nisa Serezli-Tolga Aşkıner, Miyatro (Müjdat Gezen) ve Şan Tiyatrosunda sahnelenen oyunlarda rol aldı.
“Yeditepe Oyuncuları”nı 1982’de kuran Çaman, Tolga Çevik, Cem Özer ve Sevinç Erbulak’ın da aralarında bulunduğu pek çok ünlü ismi Türk tiyatrosuna kazandırdı.
Oyuncu ve yazar Füsun Önal ile 1980’li yılların başında “Kelebekler Özgürdür” adlı oyunda rol alan sanatçı, başarılı performansıyla geniş kitleler tarafından tanındı.
Çaman, İzmirli tiyatro sanatçısı ve yazar Bengi Şen ile 1970’te hayatını birleştirdi.
Aynı yıl “Adım Kan Soyadım Silah” isimli filmle sinemaya adım atan başarılı oyuncu, pek çok filmde oynadı.
Çeviriler ve uyarlamalar yapan, oyun yazıp yöneten Çaman ve sanatçının kurduğu tiyatro, “Avni Dilligil Ödülü”, “Afife Jale Ödülü”, “İsmet Küntay Ödülü” ve “UNESCO Yaşam Yapıtı Ödülü”nün aralarında bulunduğu çok sayıda ödüle layık görüldü.
Usta oyuncu, Haldun Dormen, Erol Günaydın, Nevra Serezli, Gülriz Süruri, Engin Cezzar Altan ve Füsun Erbulak, gibi Türk tiyatro tarihine adını yazdıran ustalarla 1960 ve 1970’li yıllardaki anılarını, 2002’de yayımlanan “Güzeltmek” adlı kitabında kaleme aldı.
“Hepsi ülkeme helal olsun”
Usta oyuncu, 40. sanat yılı dolayısıyla yazdığı metinde, duygularını şu sözlerle aktarmıştı:
“Yüze yaklaşan oyun, bir o kadar ustayla, göz göze soluk soluğa geçen muhteşem günler. Dormen Tiyatrosunun ailevi ortamında başlayan, daha sonra Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatrosu, Nisa Serezli-Tolga Aşkıner Tiyatrosu, Şan Tiyatrosu, Venüs Tiyatrosunu kapsayan yıllar… Yıl 1982, Yeditepe Oyuncuları. Yirmi yıl aralıksız, ışık saçmak için verilen sonsuz savaş, onlarca genç insana açılan kucak, yazılan, yönetilen oyunlar, kazanılan sayısız ödül. En önemlisi, ülkemizde bir ilke imza atıp, bir müsamere salonundan, kültür merkezine dönüştürülen koca bir yapı. Kısacası bir ömür. Seve seve, özveriyle, içtenlikle, gönülden sunulan bir yaşam. O arada yetiştirilen, büyütülen, 30 yaşına erişen bir oğul. Hepsi ülkeme helal olsun.”
Tiyatro eleştirmeni ve yazar Üstün Akmen bir yazısında, Çaman’ı şu sözlerle anlatmıştı:
“Sanatçının kazandığı ilk başarılarıyla sanatının kişisel olmayan ününü paylaşmasına, giderek içgüdüsel ve olabildiğince alaylı biçimde başarı denilen olguyu geri çevirmeye doğru yöneldiğine, o gün bugündür Hadi Çaman’da tanık oldum. Sanatının kişisel, kazançsız, özgür olduğu, kendi kendinin farkına varmadığı, kendi kendine güldüğü, kendi kendini alaya aldığı evreyi elden bırakmayan enderlerimizdendi o. 46 yıl sanat yaptı. Yetişti, yetiştirdi ve bunun hep böylece sürüp gitmesini istedi.”
Çaman, ALS hastalığı ve diğer rahatsızlıkları nedeniyle, 2007’de Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi’nde tedavi altına alındı.
Hastanenin yoğun bakım servisinde 127 gün kalan sanatçı, 2008’in nisan ayında İstanbul’da bir bakımevi ve rehabilitasyon merkezine yerleştirildi. Sanatçı, 22 Eylül 2008’de, 65 yaşında hayata veda etti.
Rol aldığı filmlerden bazıları şöyle:
“Ankara Ekspresi”, “Gerçek Hikaye”, “Midasın Düşü”, “Eşref Saati”, “Şen Olasın Nuri Bey”, “Yağmurdan Kaçarken”, “Portatif Hüseyin”, “Aile Pansiyonu”, “Kiralık Ev”, “Hayroş”, “Yaygara 86”, “İntihar”, “Topuz”
Muhabir: Fatih Türkyılmaz