LGS birincisi Elif, kanser hastası dedesi için genetik mühendisi olmak istiyor

Türkiye genelinde 1 milyon 38 bin 192 öğrencinin katıldığı LGS sonuçları, MEB tarafından bugün açıklandı. 2 Haziran’da gerçekleşen, 8’inci sınıf öğrencilerinin girdiği sınavda Bahçeşehir Koleji 29 birinci çıkardı. 500 tam puan alan Bahçeşehir Koleji öğrencilerinden Elif Zeren Adalı, Mustafa Eren Dinç, Özgür Emre Çelik, Can Ata Aktuğ, Ahmet Emin Yetgin, Bulut Dilek, Nil Esen ve Elif Yılmaz Bahçeşehir Koleji Etiler Kampsü’ne gelerek başarı hikayelerini anlattı. Öğrencilerin ortak vurgusu ise dersi derste dinlemek, düzenli ders çalışmak ve pes etmemek oldu.

DAĞ: ÖĞRENCİLERİMİZLE GURUR DUYUYORUZ

Bahçeşehir Koleji Genel Müdürü Özlem Dağ, LGS’de başarı gösteren öğrencileriyle gurur duyduğunu belirterek “Bahçeşehir Koleji olarak Türkiye’de coğrafya gözetmeksizin 65 ilimizde aynı müfredat ve öğretmen kalitesiyle öğrencilerimizi geleceğe hazırlıyoruz. Güncel eğitim modellerimizi, en değerlilerimiz, öğretmenlerimizin büyük desteği ve çabasıyla öğrencilerimizle buluşturuyor ve hayata geçiriyoruz. Tüm kadromuzla yaptığımız bu titiz çalışmaların sonucunu, LGS ve YKS gibi sınavlarda elde ettiğimiz başarılarla görüyoruz. Geleceğin yeni nesillerini yetiştirme yolunda elde ettiğimiz bu başarılarda ne kadar doğru yolda olduğumuzu ortaya koyuyor. LGS’de birinci olan tüm öğrencilerimizi tek tek tebrik ederken, onların yetişmesinde, bu başarılara ulaşmasında her zaman yanlarında olan tüm öğretmenlerimize de emekleri için canı gönülden ayrıca teşekkür ediyorum” dedi.

ASLAN: BU BAŞARININ KAYNAĞI ASLINDA UZUN SOLUKLU ÇALIŞMALARDAN KAYNAKLANIYOR

Bahçeşehir Koleji Eğitimden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Dr. Özge Aslan, “Bugün çok mutlu ve gururluyuz. Çünkü 1 yıl boyunca yoğun bir emek verdiğimiz, çok yoğun çalıştığımız sürecin sonuna geldik. Öğrencilerimizle gurur duyuyoruz. Çok fazla sayıda tam yapan öğrencimiz var. Bu başarının kaynağı aslında uzun soluklu çalışmalardan kaynaklanıyor. Biz öğrencilerimizi 5’inci sınıftan itibaren küçük deneme sınavlarıyla hazırlıyoruz. Bu süreçte sınav kaygısını öğreniyorlar. Öğrencilerimizi konu eksiği olmadan 8’inci sınava hazırlıyoruz. 7 ve 8’ de çok yoğun bir LGS sürecimiz var. Özellikle 8’nci sınıfa geldiğinde her hafta yaptığımız LGS deneme sınavlarıyla öğrencilerimizi eksiksiz bir şekilde sınava hazırladık” diye konuştu.

ADALI: DEDEM GİBİ HASTALARA BİR UMUT IŞIĞI OLMAK İSTİYORUM

Tüm soruları doğru olarak cevaplayan öğrencilerden Bahçeşehir Koleji Halkalı Kampüsü’nde burslu öğretim gören Elif Zeren Adalı (14) sınavda başarılı olmanın düzenli çalışma olduğunu belirterek, “Sınavdan çıktığımda çok heyecanlıydım. Hatta 2 saat sonra dinlenmeme rağmen nabzım 140 çıktı. Açıkçası çok da ümitli değildim. Soru cevap anahtarı geldi, kitapçığa göre fulldu. Daha sonra içimde şöyle bir heyecan başladı; ya optikte kaydırdıysam diye. Çok şükür optikte de kaydırmamışım. Bugün 500 puan aldığımı öğrendim. Kendimi iyi hissediyorum. Sınava 8’inci sınıfta ağırlık verdim. Bana kalırsa başarımı sağlayan şey ilkokuldan beri düzenli bir şekilde çalışmak oldu. Düzenli ve planlı çalışmak bence çok önemli. Sınavda zorlandığım bir an olmadı ama strese girdiğimi hissettim. Sınavda şöyle düşündüm; ‘Eğer şu an eğer strese girersem bir kere girdiğim sınavı mahvedeceğim.’ O yüzden stresimin hepsini sınav sonrasına itmeye çalıştım ve zihnimi rahatlattım. Bu konuda nefes alışverişi gerçekten yardımcı oluyor. Eğitimi yurt dışında tamamladıktan sonra bir dünya vatandaşı olup kendi ülkemde de faydalı adımlar atmayı planlıyorum. Meslek olarak küçüklüğümde uzay mühendisliğini istesem de dedemin rahatsızlığından dolayı genetik mühendisliğine ilgim arttı. Genetik mühendisi olmak istiyorum çünkü dedem gibi hastalara bir umut ışığı olmak istiyorum” ifadelerini kullandı.

“EN BÜYÜK ETKENİN AİLE DESTEĞİ OLDUĞUNA İNANIYORUM”

Elif Zeren Adalı’nın annesi Dilek Adalı, “Mutlu ve gururluyum. Çok emek verdi, çok çaba sarf etti. Bir anne olarak yaşayacağımız en büyük mutluluk ve gurur böyle bir şey olsa gerek. Bence sınav sürecindeki en büyük etkenin aile desteği olduğuna inanıyorum. Motivasyonunu kaybettiğinde her zaman oturduk, konuştuk. Yeri geldi lahmacun yemeye veya cheesecake yemeye gittik ama bir şeyler yaptık. Aile desteğinin olması gerektiğini düşünüyorum” dedi.

YETGİN: FAZLA SORU ÇÖZMEKTEN ZİYADE ETKİLİ VE KALİTELİ SORU ÇÖZMEYİ TERCİH EDİYORUM

Sınavı hatasız tamamlamasında disiplinli çalışmasının önemli yer tuttuğunu, kimseyle yarışmayarak kaygısını azalttığını söyleyen Bahçeşehir Koleji Ataşehir Kampüsü öğrencisi Ahmet Emin Yetgin, “ Bayağı mutluyum. Zaten full yapacağımı düşünüyordum. Son anda değiştirdiğim bir matematik sorusu vardı. Ben sınavı tam bitirdim ‘hoca kalemleri bırakın’ dedi, çok heyecanlıydım. Sınav bittiğinde cevap anahtarı açıklandı, kontrol ettim. Bugün de sonuçları öğrendik, çok mutluyum. Sınava 1 yılda değil 4 yıl içerisinde hazırlandım. 5’inci ve 6’ncı sınıftan başlayan bir süreç. Çünkü fazla soru çözmekten ziyade etkili ve kaliteli soru çözmeyi tercih ediyorum. Çözdüğüm sorulardan sınavda benzer sorular gördüm. Tavsiyem hata defteri yapılmalı, ben hata defteri yaptığımda denemelerdeki yanlışlarımı topladım. Sınavda da benzer sorular çıktı. İstanbul Erkek Lisesi’ne gitmeyi düşünüyorum. Almanya’da genetik mühendisliği okumak istiyorum. Hedeflerime ve hayallerime daha uygun olan ülke Almanya. Günümüz dünyasında gelişen mesleklerde bence en önemlilerden biri genetik mühendisliği, yaptıkları bir sürü buluşlar gerçekten çok ilgimi çekiyor. Bu yüzden genetik mühendisi olmak istiyorum” diye konuştu.

ESEN: VOLEYBOL BENİM MOTİVASYONUMU YÜKSEK TUTAN EN ÖNEMLİ ŞEYDİ

Düzenli bir şekilde derslerine çalışırken, voleybol oynayarak zinde kaldığını ifade eden Bahçeşehir Koleji Halkalı Kampüsü öğrencisi Nil Esen, “Çok mutluyum, aslında çalışmalarımın karşılığını en güzel şekilde aldım. O yüzden gururluyum. 6 ve 7’nci sınıftan beri sınava hazırlanıyordum. Düzenli bir şekilde çalışmak en büyük anahtar. Bunun dışında motivasyonumu yüksek tutmak çok önemliydi. Sınav güzel geçti, zaman zaman stresli olduğum ellerimin titrediği durumlar oldu. Üstesinden gelebileceğimi düşündüm, öyle de oldu. Çalışmayı seviyorum ve kendimi ileride matematik mühendisi olarak görmek istiyorum. 8 yıldır voleybolla ilgileniyorum. Bu sene de devam ettim. Voleybol benim motivasyonumu yüksek tutan en önemli şeydi” ifadelerini kullandı.

ÇELİK: DİKKAT HATALARIMI UYKU DÜZENİMLE AŞTIM

Bahçeşehir Koleji Ataşehir Kampüsü öğrencisi Özgür Emre Çelik, “Mutluyum, çalışmalarımın karşılığını aldım. Hazırlanırken özel ders almadım, dershaneye gitmedim, okulum bana yeterli oldu. Bu süreçte öğretmenlerim çok yardımcı oldu. Aynı anda tenis oynadım. Benim için deneme sınavları önemliydi. Deneme sınavlarında dikkat hatası yaptığım oldu. Bunların uykusuzluktan kaynaklandığını anladım ve uyku düzenimi yerine oturtunca düzeldi. Bazı sorularda zorlandım, onları geriye bıraktım. Sonra tekrar döndüm. Hedefim Galatasaray Lisesi’ne girebilmek. Şu anda mesleki bir hedefim yok” dedi.

sonbasin.com / DHA