İsrail züccaciyede Türkiye’yi tercih etti
Züccaciyeciler Derneği tarafından “Türk züccaciye malı” imajının geliştirilmesi ve İsrail’e ihracatın artırılması amacıyla düzenlenen B2B programında 20 Türk üretici ile 100’e yakın İsrailli şirket bir araya geldi.
TEL AVİV (AA) – Türkiye’nin İsrail’e züccaciye ihracatı 400 milyon dolara ulaşırken, bu rakamı artırmak ve yeni müşteriler edinmek için Türk şirketler İsrail’e çıkarma yaptı.
Züccaciyeciler Derneği (ZÜCDER) üyesi 20 Türk şirket, ZÜCDER tarafından İsrail Tel Aviv’de düzenlenen B2B programında 100’e yakın İsrailli firma ile görüştü.
“Türk züccaciye malı” imajının geliştirilmesi, İsrail’e ihracatın artırılması ve yeni müşterilerin edinilmesi gibi amaçlarla düzenlenen ticari heyet gezisinde plastik, porselen, bıçak, elektrikli ev aletleri ve endüstriyel mutfak gibi alanlarda faaliyet gösteren şirketler yer aldı.
Tel Aviv Hilton Otel’de düzenlenen programda gün boyunca ikili görüşmeler gerçekleştirildi. İsrailli şirketlerin yoğun ilgisinin görüldüğü etkinlikte, somut gelişmeler yaşanırken, yeni siparişlerin alındığı belirtildi.
Türk üreticilere yüksek ilgi programda kendisini hissettirdi. Etkinliğe gelemeyen bazı şirket temsilcileri ile online görüşmeler sağlanırken, bazı üreticilerin bizzat saha gezisi için iş yerlerine davet edildiği öğrenildi.
“Hedef 400 milyon dolarlık ihracatı artırmak”
ZÜCDER Başkanı Mesut Öksüz, AA muhabirine konuya ilişkin yaptığı açıklamada, geçen yılı 7 milyar dolarla kapatan sektörün 2023 için vites büyüttüğünü, bu yıl küresel anlamda ticarette durağanlık beklenmesine rağmen kendilerinin 7,5 milyar dolarlık ihracat hedeflediklerini söyledi.
Hedefe ulaşmak için görüşmelerini hızlandırdıklarını, bu yıl ticaret heyetiyle gerçekleştirecekleri B2B’lerin ilk durağının İsrail olduğunu dile getiren Öksüz, porselen, seramik, cam, plastik, metal ve mutfak eşyasından hediyelik dekoratif eşya ve elektrikli ev aletlerine kadar geniş bir yelpazeye sahip züccaciye sektörünün bu ülkeye çıkarma yaptığını anlattı.
Öksüz, görüşmelerin çok iyi geçtiğini, beklediklerinden daha fazla firmanın Türk üreticiler ile görüşmek için programa geldiğini kaydederek, “Yoğun bir talep vardı. Üreticilerimiz zaman zaman görüşme taleplerine yetişemedi. Daha ilk andan itibaren somut gelişmeler yaşandığını gördük. İlgileri çok iyiydi. Burada sipariş alan müşterilerimiz bile oldu. Ancak biz bu gezinin etkisinin önümüzdeki dönemde çok daha iyi göreceğiz.” diye konuştu.
İsrail’e ihracatın geçen yıl 400 milyon dolara ulaştığını anımsatan Öksüz, “İsrail en çok ihracat yaptığımız 5 ülke arasında. Hedefimiz bu rakamı artırmak, ticari heyet programımız bu ülkeye ihracatımıza yüzde 15-20’lik katkı sunacak.” ifadelerini kullandı.
“Ticari heyetlerimiz başka ülkelerle devam edecek”
Mesut Öksüz, B2B’lerin İsrail ile sınırlı kalmayacağını, Birleşik Krallık, Kanada, Vietnam, Türki Cumhuriyetler ve Avustralya ile devam edeceğini belirterek, söz konusu programlar sayesinde yeni müşteriler edinerek ihracata yüzde 20’lik katkı sağlamayı hedeflediklerini anlattı.
Başarının sürdürülebilir olması için katma değeri yüksek ürünler üretilmesi ve “Türk züccaciye malı” imajının geliştirilmesi gerektiğini vurgulayan Öksüz, “ZÜCDER olarak hem yurt içinde satışlarımızı canlı kılmak hem de ihracatımızı artırmak adına sektörümüzün en önemli organizasyonlarını gerçekleştiriyoruz. Yıl içerisinde yurt içinde 2, yurt dışında 6 olmak üzere 8 tane B2B’ye ve 2 tane de fuara imza atacağız.” şeklinde konuştu.
“Türk dizilerinin etkisini net bir şekilde gördük”
Program katılımcılarından ZÜCDER Yönetim Kurulu Üyesi Murat Kolbaşı da İsrail’in ticari anlamda son dönemde çok hareketli olduğunu, Türkiye’den alımı artırdığını söyledi.
Özellikle Türk dizilerinin etkisiyle İsraillilerin Türk markalarına, alışkanlıklarına ve kültürüne çok sıcak olduklarını dile getiren Kolbaşı, “Burada yaptığımız görüşmelerde Türk dizilerinin etkisini net bir şekilde gördük. İzleyiciler Türk markasını benimsiyor, perakendecilerin bu nedenle Türk ürünlerine talebi artıyor. Konuştuğumuz iş insanları bunu belirterek İsraillilerin ilk gitmek istedikleri ülkenin Türkiye olduğunu belirttiler.” dedi.
Kolbaşı, Türk markalarının birçok mağazada görülebildiğini kaydederek, elektrikli mutfak aletleri ve kişisel bakım ürünlerinde talebin arttığını, görüşmelerde somut gelişmelerin yaşandığını anlattı.
“Made in Türkiye’ yazsın istiyorlar”
Katılımcılardan ZÜCDER Yönetim Kurulu Üyesi Esra Kuştemir ise etkinlikte Türk dizilerine hayranlığın net bir şekilde gördüklerini belirterek, bu dizilerde oluşan hayranlık sonrası Türk ürünlerine ilginin arttığını, şirketlerin de bu nedenle yeni ürünler talep ettiğini söyledi.
Kuştemir, “Türk dizileri sayesinde Türkiye’ye hayranlığın ve ülkemize sevginin arttığını gördük. Bu durum doğal olarak bizim satışlarımıza yansıyor. Şu anda buraya gelen şirket temsilcileri, Türk ürünlerine olan ilgi nedeniyle son kullanıcıların ürünlerde mutlaka ‘Made in Türkiye’ yazısını görmek istediğini belirtip bizden bunu özellikle talep ediyorlar. Kovid-19 sonrası ihracatta yakaladığımız ivmeyi B2B’ler ve fuarlarla devam ettirmek istiyoruz.” diye konuştu.
Görüşmelerde hemen somut gelişmeler de yaşadıklarını, satın almak için kendilerinden numune talep edildiğini dile getiren Kuştemir, Türkiye’den gelen şirket temsilcilerinden çok güzel geri dönüşler aldıklarını anlattı.
Deprem bölgesinden ticari heyet programına
Öte yandan, ticari heyet programına depremin merkez üssü olan Kahramanmaraş’tan 2 firma katıldı.
Bonera Tutku Metal şirketinden ihracat Koordinatörü Ali Küçüktüfekçi, ailesinin depremden sonra Kırşehir’de kaldığını ancak üretime devam ettiklerini söyledi.
Depremin hemen ertesi gün kendilerine ürün talebi geldiğini dile getiren Küçüktüfekçi, dünyanın en büyük çelik tencere üreticilerinden olduklarını, 72 ülkeye direkt ihracatçılarının bulunduğunu anlattı.
Küçüktüfekçi, üretime tam kapasiteyle olmasa da devam ettiklerini, ihracat faaliyetlerini tam gaz sürdürdüklerini kaydederek, “İsrail’e de ciddi bir ihracatımız var. Önemli pazarlarımız arasında olan bu ülkedeki ticari heyet programını kaçırmak istemedik. Üretmeye ve ülkemizi kalkındırmaya devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.
Deprem bölgesinden katılan Süleyman Arslantaş ve Aydın Çolak da her şeye rağmen ticari faaliyetlere devam etmek istediklerini ve bu nedenle etkinlikte hazır bulunduklarını bildirdi.
Muhabir: Uğur Aslanhan
sonbasin.com / AA