Bakan Uraloğlu: Demiryolu ağımızı 2028’de 17 bin 287 kilometreye çıkartmış olacağız
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, İstanbul- Budapeşte ihracat treninin uğurlama törenine katıldı. Bakan Uraloğlu, Demiryolu ağımızı 2028’de 17 bin 287 km’ye, 2053’te ise 28 bin 590 km’ye çıkartmış olacağız. Demiryollarında yıllık ortalama 32 milyon ton olan yük taşımacılığını 448 milyon tona yükseltmeyi hedefliyoruz. dedi.Uraloğlu, Bu noktada artık herşeyi devletten beklemeyeceğiz. Bundan sonra demiryolları sektörünün büyütülmesinde özel demiryolu tren işletmecileri de sorumluluk alacak şeklinde konuştu.
Halkalı Tren Garı’nda İstanbul – Budapeşte ihracat treninin uğurlama törenine katılan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, “Pasifik Eurasia ülkemizin 3. ve ilk uluslararası yük taşımacılığı yapan demiryolu tren işletmecisi sertifikası alarak sektörün gelişimi için önemli bir mihenk taşı oldu. İstanbul- Budapeşte parkurunda faaliyet gösterecek ihracat treni; Türkiye parkurunda 278 km, Bulgaristan parkurunda 406 km, Romanya parkurunda 634 km ve Macaristan parkurunda 231 km olmak üzere toplam bin 549 km yol katledecek. Bu seyahatini ise 4 günde tamamlamış olacak” dedi.
‘750 BİN TON YÜK TAŞIMAYI PLANLIYOR’
Bakan Uraloğlu, “Yıllık 600 trenle, 22 bin adet TIR’a eşdeğer 600 milyon euro değerinde 750 bin ton ihracat yükü taşımayı planlıyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde demiryollarını devlet politikası olarak ele aldık ve öncelikli sektör olarak da belirledik. 2003 yılında yaklaşık 11 bin kilometre olan demiryolu uzunluğumuza; 2 bin 251 kilometresi yüksek hızlı demiryolu hattı ve hızlı demiryolu hattı olmak üzere yaklaşık 3 bin kilometre ekledik. Böylece toplam ağımızı 13 bin 919 km’ye yükselttik” ifadelerini kullandı.
‘İPEK DEMİRYOLU PROJESİ ÖNEM VERDİĞİMİZ ULUSLARARASI İŞLERİN BAŞINDA GELİYOR’
Bakan Uraloğlu, “Asya ile Avrupa kıtaları arasında en kısa, en güvenli, en ekonomik ve iklimi en elverişli demiryolu koridoru olarak değerlendirilen İpek Demiryolu projesinin hayata geçmesi de en çok önem verdiğimiz uluslararası işlerin başında geliyor. İpek iplikleri, Çin’den, Avrupa’ya uzanan İpek Yolu’nun en değerli yüküydü. Şimdi ise, bu tarihi yolda ipek yerine konteyner taşınıyor. Bu konteynerlerin içinde ise sadece tüketim malları değil, yeni bir dünya düzeninin inşası için gerekli hammaddeler, hatta yeni umutlar bulunuyor. Bu noktada Asya – Avrupa arasında köprü görevi gören ülkemizin coğrafi konumunnun sağladığı fırsatların ekonomik ve ticari avantajlara dönüşebilmesi için demiryollarında yeni bir çağ başlattık. Çin-Türkiye arasında yaklaşık 8 bin 693 kilometrelik mesafe dikkate alındığında bu hat üzerinden konteynerler Çin’den Türkiye’ye 12 günde, Marmaray Tüp Geçidi’ni de kullanarak Çin’den Avrupa’ya ise 18 günde ulaşıyor. Bu ilk transit tren sonrasında Türkiye-Çin arasında blok tren konteyner taşımaları ülkemizin farklı noktalarından devam etmektedir” dedi.
‘HEDEFİMİZ TAŞIMA SÜRESİNİ 12 GÜNDEN 10 GÜNE DÜŞÜRMEKTİR’
Sektördeki hedeflerden de bahseden Bakan Uraloğlu, “BTK Demiryolu Hattı kullanılarak açılışından bugüne kadar toplam 67 bin 281 TEU ve konvansiyonel taşımalar da dahil olmak üzere toplam 1 milyon 502 bin tonun üstünde yük taşınmıştır. Orta koridor ve BTK hattı üzerinden Çin-Türkiye-Avrupa arasında düzenli seferleri devam eden blok konteyner trenlerinde hedefimiz; orta vadede yıllık 200 blok tren, uzun vadede ise yıllık bin 500 blok tren işletmek ve Çin-Türkiye arasındaki toplam taşıma süresini 12 günden 10 güne düşürmektir” dedi.
‘ÖZEL DEMİRYOLU TREN İŞLETMECİLERİ DE SORUMLULUK ALACAK’
Uraloğlu, “Kalkınma Yolu Projesi’nin en önemli güzergahlarından birisi olan Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nden geçecek demiryolu projemize; uluslararası kredi kuruluşlarının yoğun ilgilerinin olduğunu görüyoruz. İnşallah 2025 yılının ilk aylarında bu projenin yapım sürecinin başlatılması hususunda somut adımlar atacağımıza inanıyorum. Demiryolu ağımızı 2028’de 17 bin 287 km’ye, 2053’te ise 28 bin 590 km’ye çıkartmış olacağız. Demiryollarında yıllık ortalama 32 milyon ton olan yük taşımacılığını 448 milyon tona yükseltmeyi hedefliyoruz. Özel sektör şirketlerinin de artık demiryolu tren işletmesi olarak faaliyet göstermeye başlamalarını memnuniyetle karşılıyoruz. Bakanlık ve ilgili genel müdürlükler olarak adil rekabet şartları ve sağlıklı işleyen bir demiryolu pazarını oluşturmaya gayret ediyoruz. Ancak bu noktada artık herşeyi devletten beklemeyeceğiz. Bundan sonra demiryolları sektörünün büyütülmesinde özel demiryolu tren işletmecileri de sorumluluk alacak” dedi.
Pasifik Holding CEO’su Fatih Nusret ise, “Törenin de aslında ana fikrinde, ülkemizdeki demiryolu taşımacılığının artırmasına yönelik, kamunun müsaadesiyle özel sektörün girişimine açtığı yol ve orada ortaya çıkacak sinerjiyle önümüzdeki dönemde, uluslararası taşımacılıkta, demiryolu payının artırılmasına yönelik çok güzel bir açılış yapmış olduk. Bu hem ülkemiz, hem şirketimiz hem de sektör açısından çok önemli bir gelişmeydi” dedi.
sonbasin.com / DHA