Türkiye Emekliler Derneği, Bakan Bilgin’e 23 maddelik dosya verdi: En düşük emekli aylığı asgari ücret seviyesine yükseltilmeli
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, Türkiye Emekliler Derneği’ni ziyareti sırasında emekli maaşları için zam sinyali vermesi heyecan yarattı. Herkes maaşların ne kadar olacağını merak ederken, emeklilerin zam talebi de ortaya çıktı. Ziyaret sırasında Bakan Bilgin’e 23 maddelik bir dosya veren TÜED Genel Başkanı Kazım Ergün, en düşük emekli aylığının asgari ücret seviyesine yükseltilmesini ve bayram ikramiyesinin en düşük emekli aylığına endekslenmesini talep etti.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, bugün Türkiye Emekliler Derneği’ni (TÜED) ziyaret ederek Kazım Ergün ve dernek yöneticileriyle görüştü. Bilgin, görüşme sonrası Ergün ile düzenlediği basın toplantısında, en düşük emekli aylığını yükseltecek alternatif modeller üzerinde çalıştıklarını, önerilerini en geç gelecek hafta başında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sunacaklarını söyledi.
“EMEKLİLERİN İNTİBAK SORUNU ÇÖZÜLMELİDİR”
Ergün, görüşmede, emeklilerin talep ve beklentilerini içeren 23 maddelik bir dosyayı Bakan Bilgin’e verdi. Dosyada emeklilerin talep ve beklentileri şöyle sıralandı:
“1- Emekli olunan tarihlere bakılmaksızın, prim kazancı ve prim ödeme gün sayıları eşit olanlara eşit aylık ödenmesi için intibak yapılmalıdır. Her yıl aylıkları düşüren emekli aylığı hesaplama sistemi değiştirilmeli, çalışılan dönemler için ‘tek bir aylık hesaplama sistemi’ getirilmelidir. Emeklilerin intibak sorunu çözülmelidir.
2- Karma sisteme göre hesaplanan ve TÜFE’ye endeksli yüzdeli artışlar, en düşük emekli aylığını asgari ücretin yarısına denk getirmiştir. Emeklilerin insan onuruna yaraşır bir şekilde yaşayabilmesi için en düşük emekli aylığının asgari ücretten az olmaması gerekmektedir. En düşük emekli aylığı asgari ücretten az olmamalıdır.
3- TÜFE’ye endeksli yüzdeli zamlar aylıkları düşük olan emeklilerimizi mağdur eden bir sisteme dönüştüğünden, 5510 sayılı Kanun’un 55’inci maddesi değiştirilmeli ve seyyanen zamlar ile birlikte refahtan (milli gelirden) pay verilmelidir. Emekliye, refahtan pay verilmelidir.
4- Emekli aylıklarında, sosyal ödemelerinde norm ve standart birliğinin sağlanması için 506 sayılı Kanun döneminde olduğu gibi gösterge sistemine geçilmeli ve alt sınır aylık bağlama oranı yüzde 70 olarak belirlenmelidir. Aylık bağlama oranı yeniden yüzde 70 olmalıdır.
5- Vergi iadesinin yerine getirilen ve yüzde 4-5 arasında değişen oranlarda verilmekte olan ek ödemeler günümüzde değerini yitirdiğinden, KDV ve ÖTV oranları esas alınarak yüzde 10’a yükseltilmelidir. Emeklinin ek ödeme oranları yükseltilmelidir.
“EMEKLİYE, SAĞLIKTA KATKI PAYI MUAFİYETİ GETİRİLMELİDİR”
6- Emeklilerimizin ödemiş oldukları katkı payları, emeklilerin ödeme gücünü aşmıştır. Çalıştığı dönemlerde yüzde 12 sağlık primi ödeyen emeklilerimiz, sağlık hizmeti aldığında çeşitli adlar altında kesilen katkı paylarından muaf tutulmalıdır. Emekliye, sağlıkta katkı payı muafiyeti getirilmelidir.
7- Emeklilere ödenen bayram ikramiyeleri günün koşullarında yetersiz kalmaktadır. Sosyal yardımlar gibi bayram ikramiyeleri de bir artış sistemine endekslenmelidir. Bayram ikramiyeleri, en düşük emekli aylığı tutarında olmalıdır. Bayram ikramiyeleri, en düşük emekli aylığına endekslenmelidir.
8- TÜED’in 10 yıl süren hukuk mücadelesi sonucu kazanılmış, ancak günümüzde yetersiz kalan promosyon ödemelerinin artışını öngören bir güncelleme yapılmalı ve bu ödemeler adil bir artış sistemine endekslenmelidir. Bankalarla yapılan pazarlık sürecinde emekliler de masada olmalıdır. Emekli promosyonları iyileştirilmelidir.
9- Emeklilerin sendika hakkı, anayasal bir hak ve özgürlüktür. Emeklilerin örgütlenmesinin önündeki engeller kaldırılmalı ve toplu sözleşme hakkı tanınmalıdır. Emeklilere sendika hakkı tanınmalıdır.
10- EYT düzenlemesinde yaş koşulu kaldırılırken prim koşullarının değişmemesi nedeniyle emekli olacaklar arasında oluşan eşitsizlik ve geç emeklilik sorunu giderilmelidir. Ayrıca yaşa takılarak emekli olanların geriye doğru kayıpları da karşılanmalıdır. Sağlık sigortası primi ödenen stajyer ve çıraklara borçlanma hakkı tanınmalıdır. EYT düzenlemesinde kapsam genişletilmelidir.
11- 7417 sayılı Kanun’la düzenlenen 3600 ek göstergeden, 2 yıllık yükseköğrenim gören eğitim, sağlık ve din hizmetlerinde çalışanlar yararlanmış, teknik hizmetler sınıfında olanlar dışarıda bırakılmıştır. Ayrım yapılmaksızın tüm meslek grupları kapsama alınmalıdır. 3600 ek gösterge tüm meslek gruplarını kapsamalıdır.
12- Çalışmak zorunda kalan emeklilerimizden kesilen Sosyal Güvenlik Destek Primleri (SGDP) uygulamasının, emekli aylıklarını yükseltecek şekilde yeniden düzenlenmesi sağlanmalıdır. SGDP sistemi yeniden düzenlenmelidir.
“EMEKLİNİN KREDİ BORÇLARINA KOLAYLIK SAĞLANMALIDIR”
13- Kredi veya kredi kartı borçları yüzünden bankaların kara listelerine düşen emeklilerin, kamu bankaları öncülüğünde düşük faiz oranı ile kredi ve kredi kartı borçları yeniden yapılandırılıp ödeme kolaylığı sağlanmalıdır. Emeklinin kredi borçlarına kolaylık sağlanmalıdır.
14- Çalışırken ödenen aile yardımı emekli olunduğunda kesiliyor. Oysaki emekli, sadece işinden emekliye ayrılır, ailesinden değil. Aile yardımının emeklilik döneminde de devam etmesini sağlayacak mevzuat değişikliklerine gidilmelidir. Emekliye aile yardımı yapılmalıdır.
15- Evi olmayan emeklilerimize uygun ödeme koşullarıyla özel projeler yapılmalı, TOKİ projelerinde emeklilere ayrılan kontenjan yüzde 50’ye yükseltilmelidir. Aylık geliri TÜİK tarafından yayınlanan asgari geçim standardının veya yasal asgari ücretin altında kalan emeklilerimize kira desteği sağlanmalıdır. Emekliye, konut alım ve kira desteği sağlanmalıdır.
16- Ekim 2008 öncesi ve Ekim 2008 sonrası dul ve yetimlere bağlanan hak sahibi aylıklarında eşitlik sağlanmalıdır. Ölüm aylıklarında farklılıklar giderilmelidir.
“YEREL YÖNETİMLERDE EMEKLİ MECLİSLERİ OLUŞTURULMALIDIR”
17- Aylık geliri TÜİK tarafından yayınlanan asgari geçim standardının veya yasal asgari ücretin altında kalan emeklilerimiz, günümüz koşullarında yetersiz beslenme ve ısınma sorunlarıyla karşı karşıya kalmıştır. Bu durumdaki emeklilerimize yakacak ve gıda yardımları sağlanmalıdır. Emekliye yakacak ve gıda yardımı yapılmalıdır.
18- TÜİK’in enflasyon sepeti emeklileri temsil etmemekte ve emeklilerin harcama kalemlerine göre acilen güncellenmesi gerekmektedir. TÜFE’ye endeksli yüzdeli maaş artışları emeklileri yoksulluğa sürüklemektedir. Emekliye özel enflasyon sepeti yapılmalıdır.
19- Vergi bir ülkenin en önemli gelir aracı olduğundan, her kesimden adaletli bir vergi alınması, vergi politikalarının temel ilkesidir. Emeklilerin doğal gaz, elektrik, su ve telefon faturalarından KDV ve ÖTV alınmamalıdır. Emeklilerin faturalarından vergi alınmamalıdır.
20- Siyasi partiler ve sivil toplum örgütleri başta olmak üzere pek çok kuruluşun kadın ve gençlik kolları gibi kurulları varken yaşlı ve emekli kollarının olmaması önemli bir eksikliktir. Özellikle yerel yönetimlerde yaşlı ve emekli kurulları oluşturulmalıdır. Yerel yönetimlerde emekli meclisleri oluşturulmalıdır.
“CENAZE YARDIMLARI EŞİTLENMELİDİR”
21- Emekli Sandığı kapsamından yetim aylığı alan kız çocuğuna 12 ay tutarında çeyiz yardımı yapılırken SSK ve BAĞ-KUR’dan yetim aylığı alan kız çocuğunun evlenmesi durumunda 24 aylık üzerinden çeyiz yardımı ödenmektedir. Kurum ayrımı yapılmadan çeyiz yardımında eşitlik sağlanmalıdır.
22- İşçi, memur ve esnaf sigortalıları ve emeklilerine vefatları durumunda ödenen cenaze yardımlarında farklılık bulunmaktadır. Emekli Sandığı tarafından ödenen cenaze yardımı, SSK ve BAĞ-KUR kapsamında olan sigortalı ve emeklilerine de uygulanmalı ve eşitlik sağlanmalıdır. Cenaze yardımları eşitlenmelidir.
23- Yaşlı bakım modeli sosyal devlet anlayışı içinde yürürlüğe konulmalı ve yaşlılara yönelik, Anayasa’mızın 10’uncu maddesiyle getirilen pozitif ayrımcılığa uyum yasaları çıkarılmalıdır. Yaşlı bakım modeli yürürlüğe konulmalıdır.”
sonbasin.com / haberler.com